Sayfalar

1 Ağustos 2009 Cumartesi

Barry Ferguson

Bu sezon Nisan ayının başında İskoçya'da istenmeyen adam ilan edilmişti. Olayın özeti; Hollanda mağlubiyeti sonrası Rangers'tan takım arkadaşı kaleci Allan McGregor ile barda sabahlamasının ardından İzlanda maçında yedek bırakılmış olan Ferguson, Walter Smith'e "S..eyim senin otoriteni, sen ne bilirsin ki!" anlamına gelen el hareketini yapmıştı. Hatta ondan az sonra bu hareketi yanındaki McGregor da tekrarlamış ve ikili kameralara yakalanınca kızılca kıyamet kopmuştu.

Olayın ertsei günü 2 oyuncu da ceza almış, Milli takımdan sonsuza dek uzaklaştırılmış, takımları tarafından satış listesine konulmuş ve yüklü para cezası yemişlerdi. 3 gün sonra McGregor hem Smith'den hem de İskoç halkından özür dileyince Rangers onu kadroya geri almış ancak McGregor kaptırdığı kaleci kazağını Alexander'dan geri alamamıştı. Kariyerinde Blackburn macerası da olan Ferguson ise özür dilemeyip ben yanlış anlaşıldım deyince bilet rezervasyonu kesinleşmiş oldu. Çünkü Ferguson hem Milli Takımın hem de Rangers'ın kaptanıydı ve özür dilememesi otoritenin çökmesi demekti. Üzerini sildiler kaptanlarının. Rangers ezeli rakibi Celtic önünde şampiyon olurken stada bile almayacaklardı, şampiyonluk poster çekimine çağırmayacaklardı ama üst üste sakatlıklar olunca mecburen son 3 maçta forma verdiler ona. Elinden geleni yaptı, kendini affettirmeye çalıştı fakat İskoçlar için Barry Ferguson devri çoktan kapanmıştı.

Takvimler 17 Temmuz'u gösterdiğinde, Barry Ferguson gibi elit bir orta saha oyuncusu sadece 1 milyon Pound'a, EPL'ye yeni yükselen Birmingham City'e imza attı. Birmingham için ciddi bir kazanç ama ya Ferguson için? Adalılar kolay unutmuyor ve affetmiyorlar saygısızlıkları, Ferguson şimdilik Ibrox ve İskoçya'dan kaçtı ama ya futbolu bıraktığında? Rangers'ın Şöhretler müzesine yaşarken seçilmiş, Rangers formasıyla en fazla Avrupa Kupası oynamış, 45 kez milli formayı giymiş olmasıyla değil ömür boyu bu hareketle hatırlanacak Ferguson. Acaba pişman mıdır?

Hiç yorum yok: