Sayfalar

26 Kasım 2011 Cumartesi

Sivas Maçı Öncesi

Fatih Terim Melo'nun olmadığı maçta bu sezon 2. kez Baros ve Elmander'i birlikte sahaya sürüyor. Benim elimde bu kadro olsa her daim yapacağım gibi yapıyor Terim. Galatasaray mutlaka çift santraforla oynamalı. 4-3-3 ve türevlerinin bu takıma hiç bir şey veremeyeceği 3 senedir çok açık ve net ortadayken, elinde birbirini tamamlayıcı özellikleri olan böyle 2 santrafor varken Galatasaray sahaya hep benzeri dizilişle çıkmalı.

Ancak 4-4-2 oynayacak bir Galatasaray'da kanatlarda 2 formsuz adam varken bu sistemin işlemesi çok olası değil. İlave olarak Terim her ne kadar Baros ve Elmander'i birlikte oynatıp Elmander'i orta saha göbek üçlüsünün ön tarafındaki adam gibi oynatırsa da  Galatasaray çok zorlanır.

Galatasaray 4 şampiyonluğun geldiği dönemdeki gibi çift santrafor Hagi yerine Selçuk ve (Okan Emre Suat) tarzı dinamik bir üçlü yakalayamadıkça ne tek santraforlu ne de Riera-Kazım gibi iki isteneni veremeyen kanat adamıyla başarılı olamaz.

Sonuç olarak Riera-Kazım iyi oynamadıkça ve Elmander forvet arkası olarak sahaya çıkarsa Galatasaray çok zorlanır. Ancak İngiliz tarzı bir 4-4-2 Galatasaray'ın bu kadro yapısı içindeki kurtuluşu olabilir.

NBA'de Lokavt Bitti!

Yaklaşık 45 dakika kadar önce NBA'de lokavtın bittiği haberi gündeme bomba gibi düştü. Oyuncular, takım sahipleri ve lig yönetimi tam 15 saat süren toplantı sonucunda 25 Aralık civarı başlayıp Nisan sonu gibi bitecek 66 maçlık bir takvime evet dediler. Para paylaşımında anlaşmaya varan 3 taraf böylece sezonu kurtarmış oldu.

Bu karar gözüken o ki Beşiktaş'ı fena etkileyecek. Bu şartlar altında Deron Williams ve Semih Erden 1 Aralık itibariyle takımdan ayrılabilirler. Semih zaten sakattı ama Williams formunun zirvesine çıkmıştı ve takımı sırtlamıştı. Galatasaray Zaza'yı, Teleokom Mehmet Okur'u, Fenerbahçe Sefolosha'yı, Efes de bir ihtimal Ersan'ı kaybedecek. Odom'u istanbul'da görme hayalleri de sona ermiş oldu.

NBA severler için fırsat, Türk basketbolseverler özellikle de Beşiktaş taraftarı için ciddi bir kayıp oldu. En azından 2 ay Deron Williams'ı seyretmiş olduk. Zaten Iverson da üç aşağı beş yukarı o kadar takılmamış mıydı İstanbul'da?

23 Kasım 2011 Çarşamba

Nefes ALDIK....

Esasında sabahtan beri dıngıl bir şekilde bedelli geyiklerini okuyorum.Hayır güldüklerim de vardı sabah açıkçası, "-Bedellinin 2. taksidini internet üzerinden yatırmak isteyen vatandaş parmağını yaralayınca gazi ilan edildi" gibi... En son okuduğum"- 30 bin TL verip askere gitmeyecek olanlar. 10 bin TL verin ' Kestirin ' 20bin TL cebinizde Kalsın." ile dengesizliğin bizde değişmeyen tek denge olduğunu,vur deyince öldürdüğümüzü bir kez daha anladım.Hayır çok hava atmak isterdim,helikopterden helikoptere atladım,dağlarda sabah akşam nöbet tuttum demek isterdim fakat arkadaş kısa dönem askerlik yaptım.Dış kurye olduğum için şanslı puşt yaftası ile dolaştığımı tahmin ediyorum.Birliğin abisi olunca ve bütün karakolun ihtiyaçlarını dışarıdan ben aldığım için kimse bunu dile getiremese de içten içe bunları hissediyorsun.Ne diyebilirsin ki sana yazılmış kader işte yada seçimler...
Seçimler demişken,gözüm tv ekranın da bir silüete takılı.Nüfus cüzdanın da Makedon yazıyor.Tüm çocukluğunu yazlıkta ki Makedon kıza aşık geçiren,üstüne Naumoski ile ergenliğini bitiren bir bünyeye sahip olan ben,bu adama karşı en çok kredi verecek kişiyim diye düşünüyordum.Ben bu krediyi bütün Makedon halkına veririm fakat sahada ki Makedon'un nerde olduğu,ne yaptığı veya yapmak istedikleri hakkında bir fikir sahibimidir?Sanmıyorum...
Çok uzun zamana gitmeye gerek yok 1-2 ay öncesine sararsam kafayı papatya falımız orada başladı.Ulen lock out'mıdır lokavtmıdır,genel grev mi dersiniz bu furyadan güzel elmalar kafamıza düşer dedik.İlyasova Efes adına ilk elma olurken armut buda iyisini siz yeyin dercesine Patrick Mills ile anlaşıldığı yazıldı.Oynatmayı seven,Yurolig bazında skor opsiyonuda olan bir oyuncu gelir şad oluruz diye düşündük.Sonra ne olduysa bizim mahallenin yakışıklısı gönlünü Mills yerine bir brezilya'lıya kaptırdı.Derken transfer kuşları Santos'tan Neymar'ı Real'e,Marcelinho Huertas'ıda Efes'e yapıştırıverdiler.Bu arada Fenerbahçe Ülker'de Gist ve Jerrels ile anlaşınca Final 4 için tek umudum Efes kaldı.Berke Can'ın transferi "pardon Sasha Vujacic demek istedim" sonrası Huertas bombası bünyeye ağır geldi.Caja Laboral'a da ağır gelmiş olacak ki olay bu sefer Brezilya pembe dizisine döndü.Galatasaray ve Efes'in İspanya transferleri sonrası anladım ki bu İspanyollarla transfer filan olmaz.Bonservis önce 1 sonra 1,5 yetmedi 2 milyon avroya dayandıktan sonra Caja Laboral'dan elimizde kala kala Barac ve Esteban Batista ile 3'ün 1'i kalmış oldu.Hadi terbiyemizi bozmayalım 3'ün 2'si diyelim...(Size tanıdık geldimi bkz. Galatasaray-A.Madrid 3'ün 1'lemesi) Huertas'ta kendini köle İsaura değil de İffet belleyince zengin kocaya,pardon Barcelona'ya layık bulunca bize yalan rüzgarının en civcivli bölümü kaldı.

Bütün ülke Avrupa Şampiyonasında ki hezimeti sindirmeye çalışırken turnuvada bir de peri masalı vardı,Makedonya....Ulan Avustralyalı Jennifer gitti,Brezilyalı İsaura gitti bari bu Makedonya'lı Sindirella gitmesin diyerek eski oyuncumuz Vlado ilievski'ye sarılmak zorunda kaldık ki Efes'in ki gibi Yuroligin en kolay grubunda düştüğümüz haller ortada...Dedim ya yazının başında kader,kısmet....Anladım ki bu kahpe kaderde gelip paraya dayanıyor.Bakalım Efes akıllanıp resmi Nba grevinden kendine ne zaman bir transfer yapacak mı yoksa yeniden basireti bağlanıp İstanbulda ki Final 4'u Tv'den mi izleyecek?

Eh ucundan maçada dokunursak.Kerem Yuroligte 400. asisti geçen 12. oyuncu oldu.Allah 500-600'ü nasip etsin,gözümüz yok.Esteban Batista'yı ne olursa olsun işimiz düşünce oyuna alacaksak Ufuk Sarıca ile basketbol fikirlerimiz uyuşmayacak gibi gözüküyor.Kerem Gönlüm dönünce heralde kendisini top toplayıcı olarak göreceğiz!!Çüşş diyorum.Berke Can Hacettepe maçında zaten parlamıştı ki Hacettepe bir ara Berke Can'dan daha az sayı atmıştı haftasonu!!Abuk sabuk şut tercihlerinde azalma oldukça performansında artış oluyor,bizim beklediğimiz de bu,Kournikova ne bekler onu kendisine sorun!Adamım Savanovic'te bir kıpırdanma var,bu aşikar fakat hala yeterince efektif kullanamıyoruz.Ah bu arada ne olur biri Doğuş Balbay'a oyunun sadece savunma tarafını oynarak Yurolig oyuncusu olamayacağını anlatsın.Biz hala merakla bekliyoruz gelişecek mi diye?Bu arada Cenk Akyol'a sportmenlik dışı faul çalan hakem üçlüsüne selamlarımızı gönderelim.Tamam hayatınız da hiç basketbol oynamamışsınız o çok belli de acaba kafanız damı güzeldi demeden geçemeyeceğim.

Her şeyin sonunda nEFES aldıran bir galibiyet olduğu bir gerçek ama lezzet sorunumuz olduğu da aşikar.Sene başında ki 3'ün 1'lemesi tecrübesi sonrası bir nevi 3'ü 1 arada olmamız gerekirken anca 2'si 1 arada gibiyiz.Umarız basiretle ilişkimiz bu sene daha düzgün olur Efes adına.

Sevgiler,saygılar,hürmetler,Çetin Abi transferrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr...