Sayfalar

31 Mayıs 2008 Cumartesi


En son 1987 senesiydi karşılaştıklarında finalde. Lakers'ta Koç Pat Riley, Celtics'de K.C. Jones işbaşındaydı. Toplamda 11 kez karşılıklı final oynadılar, NBA rekoru. Magic Johnson, Abdul-Jabbar, Larry Bird, Robert Parrish, Mchale'li finallerin tadı bir başkaydı. 80'lerde dünya basketbolu onlarla sevdi, ben de. TRT'de izlemiştim 87 finallerini, Murathanoğlu anlatıyordu yanlış hatırlamıyorsam, bıyıklıydı tabi bir de, ne zevkti. O Keltlerin son finaliydi geçen yüzyılda, yeni yüzyıl, 21 sene ara ve yine oradalar.

12. kez rakipler en büyük olmak için. Kazanan megalomanca verilen World Champion of the year ünvanını alacak, dünya Amerika'dan ibaret ya.

Yeni efsaneler kazınacak bu yıl hafızalara; yeni eski efsane MVP Kobe Bryant, Matador Gasol, yüzüksüz MVP Garnett, Paul "the Boston Franchise" Pierce ve bombacı Ray Allen. Bu aynı zamanda bir devrim NBA'de, Spurs ve Pistons'un uyutan finallerinden sonra, bazen tenis maçı seyreder gibi olacağız. Çok zevkli olacak, çok eğleneceğiz, tabi Kaan Kural susarsa...

Hayrını Gör(ün)

Şöyle Galatasaraylıydı, böyle Cim Bomluydu falan filan. Adam profesyonel topçu. Profesyonel olunmaz doğulur. Herkes Hakan Şükür değil ki Fener 5 verirken 2'ye GS'da kalsın.

Hiç bir zaman çok da sevemediğim ama yeteneklerini takdir ettiğim bir topçu Emre. Hatta ileri gideyim Sergen'in biraz daha kafayı kullananı ama çok da değil, orta şekerli kahve kıvamında, telvesi bol. Önü açık olsun, Allah sakatlık göstermesin, 3,5 milyon Euro doğruysa onu da afiyetle yesin. Yıldız seviyesindeki Türk topçulardan esaslı hayır duası alacağı kesin, piyasayı yukarı çekti bir hayli.

Hem parasının, hem yeni formasının hayrını görsün, alanlar da onun.

30 Mayıs 2008 Cuma

Bir İmparatorluk Dağılıyor

Son 5 sezonun 3ünde şampiyonluğu aldılar. 2003, 2005 ve 2007'de kupa Duncan'ın ellerinde yükseldi hep. Amiral'le ilk şampiyonluklarını aldıkları günden itibaren hep en tepelerde oldular. Ama dün uzun yıllardır ilk kez 4-1 gibi bir skorla elendiler. Hiç kimseyi tatmin edemeden veda ediyorlar.

Duncan, Parker ve Ginobili temeli üzerine kurulu bir takım, senelerdir rol oyuncuları ile, yaşlı yıldızlarla yol aldılar hep. Tecrübe ve sabır en büyük silahları oldu. Ama dün Kobe-Gasol önderliğindeki genç ve daha aç bir takıma kaybettiler sezonlarını. Parker'ın başı önde - aşırı bireysel oynamakla, Duncan boş bakıyor - eski baskın oyun kararakterini artık sergileyememekle suçlanıyorlar. Nbakolik'ten San Antonio yazarı dostum Emre'nin dediği gibi artık ya Duncan'ı 2. plana alıp (onu sadece iyi bir uzun oyuncu olarak nitelendirip) Parker'ın etrafına bir takım kuracaklar ya da yeniden yapılamaya gidebilmek için draft gecesi takasları havada uçuşturacaklar. Şahsi düşüncem artık bu sıkıcı, durağan ve yaşlı takım ve basketboldan vazgeçmeliler. O kadar yaşlı bir takım ki San Antonio en son Draft gecesi seçilip takıma giren oyuncuyu hatırlamıyorum bile.

Bu kadro yapısı artık onları kolay kolay 1. turdan ileriye taşıyamayacak. Thomas, Horry, Oberto, Stoudamire ve Finley'in kontratları sona eriyor. Sırasıyla yaşları 38-36-33-35-35. Duncan, Parker, Ginobili, Bowen, Bonner, Vaughn, Udoka, Mahinmi, Barry ise yeni sezonda da kontratları devam eden isimler. Yaşları 32-26-31-37-28-30-31-22-37. Bu 9 kontrata en az 3-4 tane hareketli, atletik, enerjisi ile takımı ateşleyecek isimler eklenmedikçe, kontratı biten 40'a doğru yol alan adamlar takımda kalmaya devam ettikçe önleri karanlık. Değil Popovich Red Auerbach ayaklanıp gelse bir şey yapamaz.

Bir İmparaorluk Dağılıyor! Öyle ya da böyle San Antonio devri kapanmak üzere. Moda şu aşağıdaki çocuklar.

Onlar mı gelse, biz mi gitsek?

Pistonların resmi olmayan lakabına bu kadar uyan 2. bir oyuncu daha herhalde bu ligde kolay kolay çıkmayacaktır. Aktif oyuncular arasında en çok Teknik faul almış isim olarak kariyerini sürdüren 34 yaşındaki Wallace, aldığı cezalara bir yenisini ekledi.

"Kedicikler kendilerini yerden yere atıyorlar ve hakemler de bunlara faul çalıyorlar. Bu basketbol değil. Sadece eğleniyorlar bizimle, bunu biliyor olmalısınız." diyerek Hakem kararlaını sert bir şekilde eleştiren Walace tam 25000 $ para cezasına çarptırıldı.

Düşünüyorum da basketbolumuzda olmasa da özellikle futbolumuzda bundan kat be kat sert, hedef gösterici ve aşağılayıcı beyanlara maruz kalıyor hakemler ve bu sözleri söyleyenler kolay kolay ceza almıyorlar. Ancak bir şekilde basın ve rakipler tarafından cılkı çıkarılırsa sözlerin, ancak o durumda hak mahrumiyetleri geliyor, para cezaları da değil. Kim haklı sizce, NBA yönetimi mi, bizimkiler mi?

Acaba David Stern ve NBA yöneticileri arasından bir kaçını transfer mi etmeliyiz?

Bu arada söylemeden geçemeyeceğim, toplanan bu cezalar Amerika çapında hayır işlerine harcanmakta, bizde galiba gelir kaydediliyor federasyonlara, bilen varsa salata aşağıda.

29 Mayıs 2008 Perşembe

Korku Bacayı Sardı ?!?

Kalede Volkan ve defansta Gökhan Zan inanılmaz korkutuyor beni. Uzun süre çift stoper oynamış bir defans oyuncusu olarak, Gökhan tipinde bir partnerle birlikte olmak devamlı huzursuzluk kaynağı. Bir Stephen King romanı yaşar gibi oluyorsunuz, hep diken üstünde.

Dakika 67 ve defans kurgusundan inanılmaz rahatsız ve huzursuzken 4-3-3 hücum dizilişinde Hamit'in orta üçlüde tedirgin olduğunu hissediyorum. O bölgede Hamit yerine belki Ayhan belki de Tuncay'ı oraya çekerek solda Arda denenebilir mi? Gerçi ben bilmem, Terim bilir.

Mevlüt tam bir sürpriz, çizgide mahkum kalmasa sanki 5 dakikada bir patlayacak. Patlasana Mevlüt ayın 7'sinde!

Start Verildi ve Koşu Başladı!

İlk Gün...
Bugün uzun zamandır aklımda olan ilk gün...

Yarın Kürek Büyükler Türkiye Şampiyonası'ndayım, Sapanca Gölü'nün tam ortasında...
Akşama burada...

Yaşadıklarım, düşündüklerim, ağzıma kadar gelip de söylenecek adam bulunamamış her söz artık burada...

Teşekkürler Aceto, ama en başta beni Aceto'yla tanıştıran Mehmet Demirkol'a binlercesi. Hiç tanımadığım, sesini, yüzünü bilmediğim bir dost daha kazandırdı bana...

Start Verildi ve Koşu Başladı!